Ama ben insanlarla uğraşmak istemiyorum.Söz verdiklerinde orada olmalarını istiyorum.Ama annesinin,çocuğunu kendini tatmin edene kadar dövmesini istemiyorum.Ama ben marketteki , iki tarafı birbirine yapışmış poşetlerin açılmak için naz yapmasına gıcık oluyorum.Televizyonun hayatımıza hükmetmesini sevmiyorum.Ama ben birşeylerin 0.99 tl,9,99 tl,99 tl olmasına gıcık oluyorum.95 tl ama ,sana 70 olur diyen satıcı arkadaş.Zihniyetinin zaten onu 70 tl ye satmak olduğunu biliyorum ben ama.Ama ben minübüs şoförünün ,o meşhur arka taraftaki boşluğu nasıl gördüğünü anlamıyorum.Ama ben aradığım zaman karşımdakinin telefonu açmasını ,açmasada daha sonra dönmesini istiyorum.Ama sabah telefonumun alarmı çaldığı zaman onu kapatıp biraz daha yatmak istiyorum.Tişörtümün kapıya ısrarla takılmasına tahammül edemiyorum,hemde acil bir işim varken.Ama bilgisayar kablomun,tekerlekli sandalyemin,tekerleğine takılıp,onunla beraber seyahat etmesi beni "bu kadarda olmaz" dedirtiyor.Kutu kola açma halkasının,amacına uygun açılmamasına ve benim onu bıçak ile açmak zorunda kalmam beni"beceriksizmiyim" diye düşündürüyor.Televizyondaki abuk sabuk olan ,evlenme , magazin,spor ,dizi programlarını görmek istemiyorum.Ama ekranlarda herşeyden anlıyormuş gibi görünen yorumcuları görmek istemiyorum.Haber bültenlerindeki "az sonra" ları sevmiyorum.Haber bülteni sunucularının,haberden sonra yorum yapmak için kendini zorlamasını anlamıyorum."Zorundamıyım" şarkısı yazılmak zorundamıydı ? Sabah işe giderken ,hergün aynı insanları görmekten çok sıkıldım.90+ da gelen golleri anlamıyorum.Ama Galatasaray için ,Fenerbahçe'yi yenmek neden bu kadar güç. Anlamadıkları kelimeleri cümle içinde kullanınca,anladığını zanneden bir nesil vardı.Çocukluk yıllarımda annemin saçlarımı "okul traşı" modelinde kestirme alışkanlığına şu an gülüyorum.Ama ben kağıdın ellerimi nasıl kestiğini anlamıyorum.Bazı ev hanımları tanıyorum,evine kimse gelmemesine rağmen,evini hergün temizliyor.Bunu anlamıyorum yaa.Bu kadınların aç kalsalarda,çanta,ayakkabı almaktan vazgeçmeyişlerini hayretle iziliyorum.Çocuğa çizgi film izlettirmeyip,kendisi keloğlan masallarını izleyen büyükler tanıyorum ama. Cep telefonu çağrılarının sevgililer arasında,sevgi seviyesi kabul edildiği dönemlerde,aynı sayıda çağrı yapmayan tarafın suçlandığını düşünüyorumda şimdi,neyse...Ama "hayvanlar koklaşa koklaşa,insanlar konuşa konuşa" sözünün ,2.kısmının doluluğunu kaybettiğini görüyorum,üzülüyorum.Herhalde en çok türklerde var,yumurta kapıya dayanmayınca aklımız başımıza gelmiyor.Ama o simitler çok güzel kokuyor.Ama ben lise yıllarımın bitmesini hiç istemiyordum.Sivrisineklerin yazın,biryerlerimi ısırmak için ısrar etmelerini anlamıyorum.Gidenin arkasından dökülen suyun anlamını çözemiyorum.Hatasız değilim ben arkadaş,süper enerji beklemeyin benden ama.Ama ben artık önceden herşeyi planlamayı,işlerimin düzenli gitmesi isteğimin artık bitip,kafamın boş olmasını ve "bunlar basit şeyler" demek istiyorum."Müşteri her zaman haklıdır" zihniyetini anlamıyorum.Müşteri haklı olduğu zaman haklıdır.Hastaların bağlı olduğu solunum cihazının fişini çekip,elektrik süpürgesinin fişini takıp,hastaları öldüren kadını istemiyoruz bu dünyada ama.Hastaların ,ayrıca evrak peşinde koşmak zorunda bırakılmasından nefret ediyorum.Aciliyet ile önemli kavramlarının anlaşılamamasını anlamıyorum.Hatırlıyorum,casio saatlerin revaçta olduğu zamanlarda.Çoğu zaman saate baktığımda 11:11 - 14:14 - 20:20 - 23:23 gibi gösteriyordu.Bu bir rastlantımı hala anlamıyorum ama.Erkekler ağlamaz diye diye duygusuz yaptınız bu ülkeyi.Sadece 3 saat ayrı kaldım evden yaa,nasıl soydun evimizi ey hırsız efendi :) Futbolcuların bu kadar çok para kazanmasını kabul etmiyorum.Hiç bir insan bu kadar parayı hayal etmez çünkü,ama ne gariptir ki kazanır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder